Albüm Max Cavalera'nın oğlu Zyon'un kalp atışlarıyla başlar. Zyon annesi ise ileride Cavalera ailesinin gruptan kopmasına neden olacak kadın olan Gloria'dır.
Bu konunun detaylarına girmenin gereği yok. Bu magazin değil bir müzik yazısı. O sebeple albüme geri dönersek; albümde biri cover olmak kaydıyla (The Hunt - New Model Army) 12 şarkı bulunur. 1993 yılında yayınlanmıştır. Grubun 5. stüdyo albümüdür ve bana göre isimlerini ve müziklerini bir daha unutulmamak üzere metal müzik dünyasına derin bir şekilde kazıdıkları da bir albümdür.
Uzak bir kıtadan, metal denince akla dahi gelmeyen bir ülkeden bir çığlık gibi bir katliam gibi yükselmişlerdir.
Belli inişler (Amen şarkısı mesela) olsa da albüm baştan aşağı safî bir öfkenin etrafında döner. Daha doğrusu öfkeyi yanına alır her şarkıda başka bir noktaya kanalize eder.
Çok sözü edilmese de bu albüm metal müzik tarihinin en politik albümlerinden biridir. Bunu anlamak için şarkı isimlerine bakmak dahi yeterlidir; Refuse / Resist (Diren / Reddet), Territory (Toprak), Slave New World (Yeni Dünya Köleliği), Propaganda, Nomad (Göç), We Who Are Not As Others (Biz diğerli gibi değiliz!), Clenched Fist (Sıkılı Yumruk) vs.
Ancak bu politiklik çok derinlemesine yapılmıyor olsa da sloganvari bir şekilde dile getirilmediği için rahatsız etmez. Derinlemesine yapılmıyor olmasının sebebi de girişte bahsettiğimiz farklı bir kıta farklı bir ülkeden geliyor olmanın getirdiği, daha ciddi konulardan bahsetme, daha ağırbaşlı, ciddiye alınmak isteyen bir tutum sergileme isteğine bağlanabilir. Kısacası bir konulara Dave Mustaine hakimliğinde bir bakış yoktur. Yine de genel olarak lirikal açıdan içkiden, partilerden, konserlerden, nasıl eğlendiklerini anlatıp duran diğer thrash metal gruplarına nazaran kıymetli bir noktada duruyorlar o ayrı.
Albümün müzikal açıdan olmasa da ruh olarak en sert şarkısına gelirsek ki bu şarkının adı Kaiowas'tır. Adını Brezilya'da, yağmur ormanlarında yaşayan bir kabileden almıştır. Bahse konu olan kabile hükümet zoruyla çıkartılmak istendikleri topraklardan çıkmayı reddetmişler, sağ kalamayacaklarını anlayınca da büyük bir pasif direniş örneği göstererek topluca intihar etmişlerdir.
https://www.youtube.com/watch?v=VuurjCJCcbE
Şarkıya müzikal olarak bakarsak akustik gitar ön plandadır. Akustik gitara Brezilya'nın yerel çalgıları eşlik edilmiştir ve yavaş yavaş yükselen ama bir türlü patlamayan o gergin temposuyla, pasif direniş ruhu çok iyi bir şekilde dinleyiciye hissettirilmiştir.
Şarkı sözü yoktur. Bu söz ve kelam anlamındaki sessizlik de çok önemlidir.
Sona ve albümün kişisel hayatımdaki yerine gelirsek; dediğim gibi 2011 yılında dinledim ilk kez ve o ilk dinlediğim günden sonra başladı o bitmeyen Sepultura hayranlığım. Ne zaman bir şeye sinirlensem, ne zaman bir şey canımı sıksa aklıma gelen ilk şey oluyordu Chaos A. D. albümünü dinlemek. İlk gençliğini yaşayan bir insan için bu çok kıymetli bir şeydir. O nedensiz öfkelenmelerini bir albümle, bir kitapla özdeşleştirmek, o zamanları bunlarla geçiştirmek insana kendini ve yaşadığı hayatı önemli ve özel hissetmesine neden olur.
Dinleme sıklığım azalsa da 11. sınıftaki kendimi düşündüğüm zaman aklıma gelen ilk şeylerden biri hâlâ bu albüm ve okuldan çıkıp Maltepe'ye doğru yürümeye başlamadan önce kulaklıkları takıp Refuse / Resist şarkısını açmam oluyor.
O sebeple bir kez daha yüksek sesle
"Sepultura from Brasil
Everbody
War for Territory!!!"